Varsayıma dayalı vergi tahakkuk ettirilmesi hukuka aykırıdır.

Varsayıma dayalı vergi tahakkuk ettirilmesi hukuka aykırıdır.

ÖZET: Re’sen vergi tarh edilirken, beyan dışı bırakıldığı ileri sürülen kazanca ilişkin gerekli inceleme ve araştırmanın yapılması ve matraha ilişkin verilerin varsayım ya da kanaat yoluyla değil, somut bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerekmektedir. Türk vergi sisteminde gerçek gelirin vergilendirilmesi esas olup varsayım ya da kanaate dayalı olarak vergilendirme yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu  2022/1666  E,  2024/511  K

İçtihadın Tam Metni; 

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

2022/1666

2024/511

5.6.2024

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Motorlu kara taşıtı ve motosiklet yakıtının perakende ticareti faaliyeti ile iştigal eden davacı adına, akaryakıt ve LPG satışından elde ettiği bir kısım hasılatı kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporlarına istinaden re’sen tarh edilen 2012 yılına ilişkin kurumlar vergisi ve aynı yılın Nisan-Haziran ila Ekim-Aralık dönemlerine ilişkin geçici vergiler ile vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

… Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

Re’sen vergi tarhının amacı, yükümlülerin varsa beyan dışı bıraktıkları gelirlerini gerçeğe en yakın biçimde saptayabilmektir. Re’sen vergi tarh edilirken, beyan dışı bırakıldığı ileri sürülen kazanca ilişkin gerekli inceleme ve araştırmanın yapılması ve matraha ilişkin verilerin varsayım ya da kanaat yoluyla değil, somut bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerekmektedir. Türk vergi sisteminde gerçek gelirin vergilendirilmesi esas olup varsayım ya da kanaate dayalı olarak vergilendirme yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Davacı hakkında kurumlar vergisi yönünden düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu’nda şu tespit ve değerlendirmelere yer verilmiştir:

  1. Mükellefin yasal defter ve belgeleri üzerinde yapılan kaydi envanter incelemesi kapsamında, akaryakıt ve LPG emtialarının litre cinsinden dönem başı stok, dönem içi alış, dönem içi satış ve dönem sonu stok miktarlarının karşılaştırılması neticesinde çıkan fire oranları, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün belirlediği fire oranları ve kesafet değerleri dikkate alındığında kabul edilebilir bulunmuştur.
  2. Dağıtıcı firmalar ile yapılan yazışmalar sonucu gelen cevabi yazılara göre, mükellefin yasal defter kayıtları ile alış belgelerinin uyumlu olduğu, eleştiriyi gerektiren herhangi bir hususun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

iii. Mükellefin 2012 yılında gerçekleştirdiği LPG alış ve satışlarının tümü otogaz cinsinden olup bunun dışında dökme ya da tüplü LPG alış veya satışı bulunmamaktadır.

  1. Mükellef tarafından beyan edilen satışlar ile akaryakıt/LPG otomasyon sistemi üzerinden edinilen pompa satışları birbiriyle uyuşmamaktadır.
  2. Mükellefin beyanları ve otomasyon sistemi üzerinden elde edilen verilere göre kayıt ve beyan dışı bırakılan tutar üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinin re’sen tarh edilmesi ve verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilmesi gerekmektedir.

Anılan rapor ve geçici vergiler yönünden düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden dava konusu cezalı tarhiyatların yapıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, davacının belgesiz olarak akaryakıt ve LPG alım satımında bulunduğuna ilişkin somut bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, inceleme kapsamında maliyet unsuru ve kârlılık oranının dikkate alınmadığı, davacının tüm alış ve satış belgeleri incelenerek kapsamlı bir araştırmanın yapılmadığı, yalnızca otomasyon sistemi üzerinden elde edilen tutarların beyan edilen tutarlarla örtüşmediğinden bahisle aradaki farkın kayıt ve beyan dışı bırakıldığı sonucuna varıldığı görülmektedir.

Bu durumda, eksik incelemeye dayalı dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle vergi ve cezaları kaldırmıştır.

Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

Vergi Dava Dairesi istinaf istemine konu kararın kaldırılmasını gerektiren nedenlerin bulunmadığı ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların da kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle istinaf istemini reddetmiştir.

Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 07/02/2022 tarih ve E:2018/160, K:2022/603 Sayılı kararı:

Davacı hakkında kurumlar vergisi yönünden düzenlenen vergi inceleme raporunda, Vergi Mahkemesi kararında belirtilen tespit ve değerlendirmelere ek olarak şu tespit ve değerlendirmelere yer verilmiştir:

  1. Motorlu kara taşıtı ve motosiklet yakıtının (benzin, mazot, dizel, biodizel, LPG, CNG vb.) perakende ticareti faaliyeti ile iştigal eden mükellef tarafından bir kısım akaryakıt ve LPG emtiasının kayıt dışı satıldığı ve ilgili dönem matrahlarının eksik beyan edildiği tespit edilmiştir.
  2. Mükellefin yasal defterlerinde “600. Yurt İçi Satışlar Hesabı”nda izlenen akaryakıt/LPG satışlarına ilişkin tutarlar, satış belgeleri ve akaryakıt/LPG otomasyon sistemi üzerinden mail ile gönderilen pompa satışlarına ilişkin tutarlar ile uyuşmamaktadır.

iii. Mükellef temsilcisi bu hususa ilişkin olarak, ilgili dönemde mali müşavirlerinin farklı olduğu, akaryakıt ve LPG satışlarının yanlışlıkla eksik veya fazla kayıt ve beyan edilmiş olabileceği, durum ile ilgili herhangi bir kasıtlarının olmadığı yolunda beyanda bulunmuştur.

Bu durumda, akaryakıt sektörüne ilişkin çeşitli otomasyon çözümleri ile pompa, tank otomasyonu, taşıt tanıma ve ödeme sistemlerinin düzenlendiği, otomasyon sisteminde kayıtlı verilerle davacının beyanları arasında farklar bulunduğu hususunun ihtilafsız olduğu, davacı şirket yetkilisinin de ifadesi ile bu durumu teyit ettiği ve aksi durumu ispat edecek veya bu farklılığı açıklayacak bir iddia da öne süremediği göz önünde bulundurulduğunda, davacının bir kısım akaryakıt ve LPG satışından kayıt dışı hasılat elde ettiği kanaatine varıldığından, davacı adına kurumlar vergisi tarhiyatı yapılmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Öte yandan, bozma üzerine yeniden verilecek kararda Vergi Dava Dairesince, matrahın hukuka uygunluğunun sektörel kârlılık araştırması da yapılarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:

Vergi Dava Dairesi aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararında ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuyla akaryakıt ve LPG satışından elde ettiği bir kısım hasılatı kayıt ve beyan dışı bıraktığı tespit edilen davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek aksi yönde verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

KARAR : HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1-) Davalının temyiz isteminin REDDİNE,

2-) … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

3-) 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine,

05/06/2024 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

X-) KARŞI OY :

Temyiz isteminin kabulüyle ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.

Not: Karar Kazancı sitesinden alınmıştır.