Kayıtdışı Hasılatın Tespit Edilmesi

KONUT TESLİMLERİ NEDENİYLE, GEREK KONUTLARI TESLİM ALANLARIN İFADELERİNDEN, GEREKSE BANKALAR TARAFINDAN ANILAN KONUTLAR İÇİN DÜZENLENEN EKSPERTİZ RAPORLARINDAKİ VERİLERDEN YOLA ÇIKILARAK,  KAYITDIŞI HASILATIN TESPİT EDİLMESİ YETERLİDİR.

TC DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU, E, 2020/421, 03.11.2021 Tarih ve de 2021/1493 Sayılı Kararı ile; Hakkında düzenlenen. vergi inceleme raporunda davacının, teslim ettiği konutlar için KDV dahil toplam 927.500,00 TL hasılat beyan ettiği ancak, gerek konutları teslim alanların ifadelerinden gerekse bankalar tarafından anılan konutlar için düzenlenen ekspertiz raporlarındaki verilerden yola çıkılarak konutların satışı nedeniyle elde edilen gerçek hasılatın 1.340.786,00 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir.

Bunun yanında, matrah farkı tespit edilirken alıcı beyanları dikkate alınmadan, bankalardan gönderilen ekspertiz raporlarındaki veriler esas alınmış, ayrıca davacı şirketin kârlılık oranının %67 olarak belirlendiği belirtilmiştir.

Davacı tarafından, fatura tutarı ile ödedikleri tutarın farklı olduğunu iddia eden iki alıcı ile aralarında husumet bulunduğu, bundan dolayı bu yönde ifade verdikleri, tarhiyata esas alınan banka ekspertiz raporlarında yer alan değerlerin ise gerçeği yansıtmadığı, bu değerlerin bankalardan fazla kredi temin etmek için yüksek gösterildiği, bu durumun çok yaygın bir uygulama olduğu belirtilerek ekspertiz raporlarındaki değerler üzerinden matrah farkı hesaplanmasının mümkün olamayacağı ileri sürülmüştür.

Fatura tutarları ile ödedikleri tutarların birbirinden farklı olduğunu beyan eden alıcıların bu beyanları hakkında şirket yetkilisi tarafından, anılan kişilerce, daireler satıldıktan sonra anlaşılan şartlar dışında ilave istekte bulunulduğu, sonradan ortaya çıkan bu isteklerin karşılanmaması üzerine kendilerine zarar verebilmek amacıyla bu şekilde beyanda bulundukları belirtilmiştir.

Şirket ortağının kişisel banka hesaplarına, taşınmazları satın alanlar tarafından yapılan para transferleri ile ilgili olarak bu kişi tarafından; “Şahsi hesabıma alıcılar tarafından yatırılan paralar, alıcılardan bazılarının evlerine farklı marka veya modelde eşya istemelerinden dolayı ortaya çıkan fiyat farkından kaynaklanmaktadır. Hesabıma yatan bu paralar için sehven herhangi bir belge düzenlemedik. Bu konuda herhangi bir kastımız yoktur” şeklinde beyanda bulunulmuştur.

Davacı şirket yetkilisince, anılan şahıslarla aralarında husumet bulunduğu belirtilerek ifadelerinin esas alınamayacağı ileri sürülmüş, husumet iddiası, anılan şahısların daireler satıldıktan sonraki ilave isteklerinin karşılanmamasına dayandırılmıştır. Şirket ortağı tarafından ise, kişisel hesaplarına taşınmazları (ısrara konu taşınmazlardan birinin alıcısının da bulunduğu) satın alanlarca yapılan para transferlerinin, alıcılardan bazılarının evlerine farklı marka veya modelde eşya istemelerinden dolayı ortaya çıkan fiyat farkından kaynaklandığı belirtilmiştir.

Şirket yetkilisi ile şirket ortağının beyanları arasındaki çelişki karşısında, husumet iddiasına itibar edilmesine olanak bulunmamakta olup; vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık olan alıcı ifadeleri esas alınarak bulunan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyat hukuka uygundur.